Geçmişten günümüze, içerisinde pek çok güzellikleri ve nice hikmetleri barındıran Kurban bayramıyla bir kez daha buluşmanın mutluluk ve heyecanını yaşamaktayız. Yüce Allah’ın ilahî çağrısına icabet edip hac görevini îfâ etmek üzere kutsal topraklarda bulunan hacılarımızla birlikte tüm vatandaşlarımıza ve din kardeşlerimize selam ve hayır dualarımızı gönderiyoruz.
Bayramlar, giderek yitirdiğimiz sevgi, kardeşlik, paylaşma ve dayanışma gibi insani değerlerimizi yeniden kazanmamıza, toplumda barış ve huzur ortamının yaygınlaşmasına, kulluk bilincimizin canlanmasına vesile olan müstesna zaman dilimleridir. Aynı zamanda bayramlar, gündelik hayatın yoğun koşuşturması içinde yalnızlaşan ve en yakınlarına bile zaman ayırmakta zorlanan günümüz insanının bir nebze olsun durup düşünmesine, kısır çekişmelerden, anlamsız kırgınlıklardan uzaklaşarak çevresindekileri fark etmesine, akrabalık ve komşuluk bağlarını kuvvetlendirmesine imkân sağlayan özel günlerdir.
Bizlere, Hz. İbrahim ve İsmail’in sadakat ve teslimiyetini hatırlatan Kurban ibadeti, bir yandan kişinin Allah’a yakınlaşmasını simgelerken, diğer yandan toplumda kardeşlik, dayanışma ve yardımlaşma bilincinin gelişmesine, sevgi ve dostluğun yaygınlaşmasına zemin hazırlar. Ayrıca bu ibadeti bizler, kurban edilen hayvanın etinin veya kanının değil, Allah’a olan bağlılığımızın ve sadakatimizin O’nun katına ulaşacağını bilerek yerine getiririz.
Her işimizi iyi ve güzel yapmamızı, tüm yaratılmışlara karşı merhametli olmamızı öğütleyen Yüce dinimiz, kurban kesme konusunda da aynı duyarlılıkla hareket etmemizi tavsiye etmiş, kurban edilecek hayvana eziyet yapılmamasını ve çevre sağlığının korunmasını insani bir ödev olarak bizlere yüklemiştir. Buna göre, kurban edilecek hayvanların kesimi mutlaka ehil kimselerce yapılmalı, kurban atıkları gelişigüzel yerlere bırakılmamalı, temizliğe özen gösterilmeli, bu amaçla hazırlanmış olan mekânlardan ve teknolojik imkânlardan yararlanılmalıdır. Hepimiz bilmeliyiz ki, kurban ibadetinin hikmeti, kesilen kurbanının etini bizlerden daha fazla ihtiyacı olan kimselere ulaştırmakla, sahip olduğumuz nimet ve imkanları onlarla paylaşabilmekle ve neticede aramızdaki kardeşlik bağlarımızı güçlendirmekle gerçekleşir.
Bayramların gerçek bayram olarak yaşanabilmesi için, başta aile büyüklerimiz olmak üzere bütün yakınlarımızı, komşularımızı, akraba ve dostlarımızı, hasta ve kimsesizleri ziyaret etmeliyiz. Bu kaynaşma ve paylaşma gününde, hiç kimseyi bu bayram coşkusunun dışında bırakmamaya özen göstermeliyiz. Çünkü bayram, toplumun bütün kesimleri tarafından paylaşıldığı oranda bayram olma özelliği kazanacaktır.
Bu duygu ve düşüncelerle başta milletimiz olmak üzere, yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın, soydaşlarımızın ve bütün İslam âleminin Kurban bayramını tebrik ederken, Allah katında kurbanlarımızın makbul olmasını diler ve bayramın getirdiği kardeşlik, dayanışma ve kaynaşma ruhu ile tüm dünyanın barış, huzur ve esenlik içinde yaşamasını Cenâb-ı Hak’tan niyaz ederim.
En son CooL tarafından Salı Kas. 16 2010, 17:58 tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi