Ahmet Altan - Koku ve Ses Uyeols10
GÖNÜLLİMANİ PAYLAŞIM PLATFORUMUNA HOŞGELDİNİZ
GÖNÜLLİMANİ FORUM'dan Yararlanmak İçin Lütfen ÜYE Olunuz! İyi Forumlar...


Join the forum, it's quick and easy

Ahmet Altan - Koku ve Ses Uyeols10
GÖNÜLLİMANİ PAYLAŞIM PLATFORUMUNA HOŞGELDİNİZ
GÖNÜLLİMANİ FORUM'dan Yararlanmak İçin Lütfen ÜYE Olunuz! İyi Forumlar...

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

    Ahmet Altan - Koku ve Ses

    CooL
    CooL
    ADMİNİSTRATOR

    ADMİNİSTRATOR


    Yaş Yaş : 38
    Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 1384
    Kayıt Tarihi Kayıt Tarihi : 09/05/09

    Ahmet Altan - Koku ve Ses Empty Ahmet Altan - Koku ve Ses

    Mesaj tarafından CooL Paz Mayıs 17 2009, 09:03

    Hayatımız boyunca duyduğunuz bütün sesler arasında en
    az tanıdığımız,daha doğrusu hiç tanımadığımız tek ses,
    kendi sesimizdir. Başka sesler bize birçok şeyi hatırlattığı
    halde kendi sesimiz bize hiçbir şey hatırlatmaz. Sesimiz,
    hafızamızda tek bir ışık bile yakmaz.

    Kendi sesimiz bize yabancıdır
    Kendi kokumuzu da alamayız.
    Kokumuz da yabancıdır bize.

    Bu kadar yakın olup da sesine ve kokusuna yabancı
    olduğumuz tek insan kendimiziz. Belki de bu yüzden
    kendimizi tanımayız. Belki de bu yüzden bir başka insanın
    sesine ve kokusuna bu kadar çok ihtiyaç duyuyoruz. Belki
    de bu yüzden aşık oluyoruz. Belki de, bir başkasının sesini
    ve kokusunu kendi sesimizin ve kokumuzun yerine
    koymaya, bir başkasının sesini ve kokusunu bir parçamız
    gibi hissetmeye aşk diyoruz. Belki de, sevdiğimiz insanın
    sesine doğru akıp gitmemiz, aslında kendimize doğru
    yaptığımız bir yolculuk.

    Kendi sesimize ve kokumuza hafızamızda yer yok.
    Biz kendimize yabancıyız.
    O yüzden başkalarının sesiyle sevinip, başkalarının sesiyle
    acı duyuyoruz.
    Aşkı aramak, hep kendi sesimizi, kendi kokumuzu aramak
    belki.
    Hafızamızda bizi dolaştıracak bir kılavuzu bulmaya
    çalışmak.
    Terkedildiğimizde duyduğumuz acı, bir parçamızı
    kaybetmekten.
    Terkettiğimizde ardımızda bıraktığımız keder, terkettiğimiz
    insanın sesini ve kokusunu kendimizle birlikte götürerek
    geride bıraktığmız boşluktan.

    Aşkı yaşarken bunu hiç bitmeyeceğini sanmamız, bize
    bağışlanan büyük yanılgı sonucu, aşık olduğumuz insanın
    sesini ve kokusunu kendi parçamız sanmamızdan.

    Sesler ve kokular olmasa geçmişimiz olmazdı.
    Sesler ve kokular olmasa aşklar olmazdı.
    Sesler ve kokular olmasa acılar ve sevinçler olmazdı.

    Aşk kendimizin sandığımız bir sesin ve kokunun aslında
    bize ait olmadığını, bir başkasının sesi ve kokusu olduğunu
    anladığımız zaman bitiyor. Yanıldığımız sürece aşığız biz.

    Seslerini kokularını istediklerimizin, vücutlarını da
    isteyeceğiz. Seni seviyorum dediğimizde, sen benim sesim
    ve kokumsun demek isteyeceğiz. Kendi hafızamızda
    başkalarının sesleri ve kokularını kılavuz yapıp
    dolaşabileceğiz ancak. Kendi geçmişimize ancak
    başkalarıyla ulaşabileceğiz.

    Aşk tanrısı, dünyayı yanılın emriyle yaratacak.
    Hep yanılacağız.
    Hep yanılıp yanıldığımız için hep acı çekeceğiz.
    Ama sevinçlerimizi de bu yanılgıya borçlu olacağız.
    Yanıldığımız sürece seveceğiz.
    Sonra yanıldığımızı anlayacağız.
    Ve gidip yeniden yanılacağız

      Forum Saati Cuma Mayıs 10 2024, 07:17